Olay, 2021 yılının Aralık ayında lise öğrencisi D.V.'nin sohbet ettiği rehberlik öğretmenine ufakken yaşadıklarını anlatması ile meydana çıktı. Öğrencinin söylemine göre, annesinin teyzesinin kızı olan A.B. (28) kendisine 4 yaşından 11 yaşına kadar istismarda bulundu. Rehberlik servisindeki görüşmede meydana çıkan vaka ardından tahkîkat başlatıldı.
"11 YAŞINA KADAR CİNSEL İSTİSMARA UĞRADIM"
D.V., çocuk izleme merkezinde verilen ifadede, 45 yaşındayken A.B.'nin evine gittiğini, 11 yaşına kadar her gittiğinde cinsel istismara uğradığını söyledi. Akrabası kadının kendine yaptıklarını yaşı ilerleyince anladığını dile getiren D.V., bu vakanın psikolojisini bozduğunu ve hala kendisini toparlayamadığını anlattı.
"ABLA KARDEŞ İLİŞKİMİZ VARDI"
A.B. ile ilgili 'zincirleme suretiyle 12 yaşından ufak mağdurların cinsel istismarı' suçundan dava açıldı. Soruşturma kapsamında tanıkların ifadesi de alındı. A.B., şikayetçi olan D.V. ile abla kardeş teması bulunduğunu, kendisiyle evde çoğu kez süre geçirdiğini belirterek, suçlamaları kabul etmedi.
"BU DAVA ANNE BABALARA EMSAL NİTELİĞİNDE OLMALI"
Erzurum Adliyesi 1'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek duruşmayı takip edeceklerini bildiren UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Genel Başkan Danışmasını Av. Ayşegül Aydoğan şunları söyledi: "UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği olarak Aralık ayında ailenin bize ihbarda bulunması üzerine, söz hususu istismar vakasını öğrendik. Gönüllü avukatlarımızla beraber ailenin yapmış bulunduğu hukuki başvuruları, çocuğumuzun çocuk izlem merkezinde vermiş bulunduğu ifadeleri, ailenin ve sanığın ifadelerini inceledikten sonra davada yer almaya karar verdik. Çocuğumuz kahraman bir şekilde başına gelen vakayı anlatmıştır. 11 yaşına dek mütemadiyen istismara uğradığını korkmadan izah eden çocuğumuz da, hadiseyi meydana çıkaran rehber öğretmenimiz de, çocuğumuzun arkasında duran ailesi de her biri birer kahramandır. Bu dava anne babalara emsal niteliğinde olmalı. Çünkü çocuklarımızı tamamıyla iyi niyetle dahi komşumuza, akrabamıza bırakmamamız gerekliliğini gözler önüne sermekte. Çocukların güvenliğini sağlamak hepimizin görevi, sonuna dek çocuğumuzun ve ailesinin yanında olacağız."